Tüketiciler genellikle güvendikleri markalardan gelen e-postaları dikkate alır ve etkileşime geçmekten çekinmezler. Markanızın büyümesi ve gelişmesi için abonelerinizin potansiyel müşterilere, sonrasında ise sürekli müşterilere dönüşmesine ihtiyacız vardır. Bunu da ancak ilettiğiniz e-postalarınız ile markanız ve müşterileriniz arasında güven temelli bir ilişki oluşturarak sağlayabilirsiniz. Bu yazımızda sizlere abonelerinizle iletişime geçtiğiniz ilk andan itibaren nasıl güvene dayalı bir ilişki oluşturabileceğinize dair ipuçları sunacağız.
Aboneleriniz markanızla ilgilenip ilgilenmeyeceklerine sizden aldıkları ilk e-posta doğrultusunda çok hızlı bir şekilde karar verirler. Dolayısıyla, ilk izleniminiz ve onları nasıl karşıladığınız fazlasıyla önemlidir. Elbette ilk e-postanızla müşterilerinizin güvenini kazanmanız oldukça zor bir süreçtir fakat uzun süreli bir ortaklık sağlamanın ilk adımı kesinlikle bu süreçlerden geçer. Bu nedenle hoş geldiniz e-postalarına gereken özeni göstermeli ve niyetinizi sıcak ve samimi bir karşılama mesajı ile sunmalısınız. Şimdi aşağıdaki güven oluşturan hoş geldin mesajları oluşturmanızı sağlayacak bazı fikirlere göz atalım:
Öneri: Aşağıdaki yazılarımız da ilginizi çekebilir 😉
- 2017 Yılında Blogumuzda En Çok Okunan 10 Yazı
- Ocak Ayında Dijital Pazarlama Kampanyalarınızda Değerlendirebileceğiniz 6 Konsept ve 35 Önemli Gün Önerisi
- 2018’de Sosyal Medya Pazarlama Stratejinize Yön Verecek 8 Trend
- 2018’de Karşımıza Çıkacak 5 E-posta Pazarlama Trendi
- Dijital Pazarlamada 2018’de Takip Etmeniz Gereken 5 Trend
- İçerik Pazarlamasında 2018 Yılında Öne Çıkacak 4 Yeni Trend
- 2018’de Karşımıza Çıkacak 6 Perakende Pazarlama Trendi
- 2018’de Takip Etmeniz Gereken 8 Mobil Pazarlama Trendi
Göndereceğiniz bültenler ile abonelerinizi markanızla ilgili gelişmelerden haberdar edebilirsiniz. Haber bültenlerinizde aşağıdaki içeriklere yer verebilirsiniz:
Yukarıda belirttiğimiz farklı içerikteki bültenlerden hiçbiri satışlarınızı doğrudan etkilemeyecektir fakat güven ve sadakati arttırmanızda yardımcı olabilir. Öte yandan, e-posta bülteninizin çok fazla reklam içermesi aboneleriniz tarafından rahatsız edici bulunabilir. Ayrıca, bu durum iletmek istediğiniz asıl mesajın algılanamamasına da yol açabilir. Dolayısıyla etkili bir haber bülteni oluşturmak istiyorsanız içeriğiniz %90 bilgilendirici %10 ise reklam olmalıdır.
Sizin de her gün ve her saat yaşadığınız üzere, insanlar birbirleriyle etkileşim kurduklarında, fikirlerini ve deneyimlerini paylaştıklarında ya da birbirlerinin projelerinde yer aldıklarında karşılıklı olarak güven duyguları gelişir. Ayrıca, ortaklıkları sayesinde çok daha kolay bir şekilde dostane ilişkiler kurarlar. Tıpkı insanlar gibi markanızın da müşterilerinize sunabileceği birçok farklı iş birliği imkanı vardır. İşte bunlardan bazıları:
Unutmayın ki katılım sayısı az olsa da abonelerinizin fikirlerini önemsediğinizi samimi bir biçimde göstermiş olursunuz. Ayrıca, bülteninizin doğrudan yazarınız tarafından yazıldığını da belirterek bir fotoğraf ekleyebilirsiniz. Böylelikle abonelerinize daha insani ve doğal görünerek, e-postanızın güvenilirliğini de arttırmış olursunuz.
İnsanlar genellikle güvendikleri, takip ettikleri ya da konusunda uzman olan kişilerin önerilerinden etkilenerek bir ürün veya hizmeti satın almaya daha istekli hale gelirler. Böylece insanların bu davranışına dayalı olarak ortaya çıkan Influencer Marketing, giderek popülerleşen bir pazarlama şekline dönüştü. Eğer siz de e-posta kampanyalarınız ile abonelerinizle aranızda güven oluşturmak istiyorsanız Influencer Marketing’in gücünden rahatlıkla yararlanabilirsiniz.
Abonelerinize markanızın özellikleri dahilinde öneri veya tavsiyelerde bulunabilirsiniz. Örneğin, eğer bir ayakkabı markasıysanız müşterilerinize deri tabanların bakımının nasıl yapılacağına ya da bir smokinle ne tür ayakkabılar tercih etmeleri gerektiğine dair öneriler içeren bir e-posta gönderebilirsiniz.
Emin olun ki, tavsiyelerin uzmanlara ya da tanınmış kişilere ait olması abonelerin ilgisini ve önerilere uyma ihtimalini yüksek oranlarda artıracaktır. İnsanların uzman kişilerden ve sıradan müşterilerden aldıkları öneriler doğrultusunda nasıl karar verdiklerini ortaya koyan araştırmalara baktığınızda, insanların uzman kişilerden gelen tavsiyelere güvenmeye çok daha eğilimli olduğu sonucunu göreceksinizdir.
Ayrıca, tanınmış kişilerin hayat deneyimlerine dair hikayeler, geniş kitlelerin fazlasıyla ilgisini çekebilir. Bu nedenle, e-postalarınızda Influencer Marketing taktiklerinizin bir parçası olarak ünlü kişilerin hikayelerinden yararlanabilirsiniz. Bu sayede aboneleriniz kendi hedeflerine ulaşmak için bu hikayelerden ilham alacak ve markanızla çok daha duygusal bir bağ kuracaklardır.
Bir örnekle açıklamak gerekirse, eğer spor ekipmanları ve kıyafetleri üzerine bir e-ticaret siteniz varsa, e-postalarınızda abonelerinize yoga kıyafetlerinizi tanıtırken modeller yerine gerçek yoga profesyonellerini kullanmalısınız. Bu sayede, abonelerin yogada uzman olan kişilerin önerdikleri ürünlerin kalitesine ve sunacağı faydaya güveneceklerdir.
Şöyle genel çerçevede bir düşündüğümüzde, hediyeleri kim sevmez ki? Emin olun ki, sunacağınız küçük bir indirim bile abonelerinizin ilgisini arttırabilir. Zira, bilimsel bir araştırma da insanlar birinden hediye aldıklarında doğrudan sevgi ve mutlulukla ilişkili olan oksitosin adı verilen hormonun tetiklendiğini gösteriyor. O halde, neden hemen şimdi abonelerinizi mutlu edecek hediyeler sunarak aranızdaki bağı kuvvetlendirmeyi denemiyorsunuz?
Dünya üzerinde yaşayan her insan hata yapar, markalar da insanlar tarafından yönetildiği için markalar da hata yapar. Dolayısıyla siz de elbette ki zaman zaman teklifinizi yanlış bir e-posta adresine göndermek ya da aktif olmayan bir bağlantı sunmak gibi hatalar yapabilirsiniz. Önemli olan yaptığınız hatayı belirterek abonelerinize bir özür e-postası göndermenizdir.
Örneğin, e-postanıza bir e-kitap yüklediniz fakat işlem sırasında bir sunucu hatası oluştuğu için aboneleriniz e-kitabınızı yüklemeyi başaramadı. Böyle bir durumla karşılaştığınız anda hemen bir özür e-postası yollamayı ve hatanızı telafi etmeyi ihmal etmemelisiniz.
Ayrıca, gönderdiğiniz e-postalar abonelerinizi itmemeli ya da okumayı bırakmalarına neden olmamalıdır. Dolayısıyla, eğer abonelerinizin güvenini kazanmak istiyorsanız metninizi oluştururken imla hatalarından kaçınmaya ve değerli içeriklerden faydalanmaya özen göstermelisiniz.
Genellikle ne kadar yakından tanısak da insanlara güvenmekte sorun yaşıyoruz. Bu nedenle, abonelerinizle iletişime geçtiğiniz ilk andan itibaren markanıza dair avantajları ortaya çıkaracak e-postalar göndermeyi deneyin ve bu stratejiyi kampanyalarınızın sonuna kadar devam ettirin. Ayrıca unutmayın ki, samimiyet ve profesyonellik bir müşterinin size güvenmesini sağlayacak en önemli hususların başında gelir.
Sosyal medya pazarlamasında elde edeceğiniz sayısal veriler, direkt olarak mevcut stratejinizin gelecekte ne tür kazanımlar sunacağını yansıtır. Dolayısıyla, sosyal medya...