Dijital Pazarlama, Kişiselleştirme, Sosyal medya

Facebook Reklamlarında Hedef Kitlenizi Optimize Etmenin 8 Yolu

Sosyal medyanın tartışmasız lideri ve hatta çok zaman sosyal medya denince akla gelen ilk ağı olan Facebook aynı zamanda markalar için önemli bir reklam mecrası. Facebook’un reklam konusunda önemli olmasının sebebi sadece “herkesin” orada olması değil. Facebook diğer ağlarla karşılaştırıldığında en fazla reklam teknolojisi ve alternatifi sunan ağ. Sayfanızı beğendirerek takip ettirmekten, gönderilerinizi öne çıkartmaya; etkinliğinizi tanıtmaktan, uygulamalarınızı indirtmeye kadar sayısız reklam imkanını markalara sunuyor. 

Facebook’un reklam konusunda diğer ağlardan ayrılan önemli özelliklerinden biri de gerçek kişilere gerçek reklamlar yapılabilmesine olanak tanıması. Gerçeklikle kast ettiğimiz şey, insanlar neredeyse tamamen gerçek hayattan tanıdıkları, bildikleri insanlarla arkadaşlık ediyorlar ve kendi gerçeklerini yaşamak zorundalar. Örneğin siz gerçekte Kırklareli’nde yaşıyorken, Facebook’ta New York’ta yaşıyor gibi gösteremezsiniz. Ya da Galatasaray taraftarıyken, kendisini Fenerbahçeli gibi gösteremez. Teorik olarak bu söylediklerimizi yapmamıza bir engel yok ancak Facebook da bir şekilde kendi örfünü oturtmuş durumda ve kullanıcıyı gerçek hayatını yaşamaya bir nevi mecbur bırakıyor. İki örnekten hareketle sizin yerel bir cafe işlettiğinizi ve maç yayını hizmeti verdiğinizi düşünürsek, Facebook’ta cafenizi tanıtmak için Kırklareli’nde oturan Galatasaray taraftarları hedefleyecek şekilde reklam vermeniz mümkün.

Yukarıda verdiğimiz örnek oldukça basit bir senaryo. Facebook, kullanıcılarının sahip olduğu yaş, cinsiyet, ilgi alanları, arkadaşları, oturduğu/bulunduğu lokasyonlar, eğitim, ilişki durumu, doğum günü gibi pek çok veri sayesinde pek çok kişiselleştirilmiş hedefleme imkanı sunuyor. Siz de bu hedefleme seçeneklerini kullanarak Facebook reklamlarınızın dönüşüm oranını yükseltebilirsiniz. Siz de Facebook reklamları için hedef kitlenizin geliştirilmeye ihtiyacı olduğunu düşünüyor ve Facebook reklamlarıyla ideal kitleye ulaşabileceğiniz yeni yollar arıyorsanız, , Facebook reklamlarınızda hedef kitlenizi optimize etmenin en pratik 8 yoluna beraber bakalım.


1- Farklı İlgi Alanlarını Kullanarak “Benzer Hedef Kitleler”inizi Daraltın

Web sitenizin(ya da blogunuzun) yüksek trafik aldığını görmek ya da geniş bir müşteri listesine sahip olmak sizi mutlu ediyorsa “Benzer Hedef Kitleler’i Facebook reklam stratejinize dahil etmelisiniz. Bununla birlikte “Benzer Hedef Kitleler”i kullanırken listenizin çok geniş bir kitleyi kapsamamasına dikkat etmelisiniz. Zira ülkemizde minimum benzer hedef kitle listesi 1 milyon gibi bir popülasyona ulaşabilir.

Reklamlarınızda ortak yönlere sahip, daha küçük bir kitleyi hedefleyebilmek için reklamınızı farklı ilgi alanlarından faydalanarak oluşturmalı ve test etmelisiniz. Benzer Hedef Kitleleri ve ilgi alanları kombinasyonunu doğru şekilde bulmanız, kitlenize daha iyi hitap etmenizi ve tıklama/dönüşüm başı maliyeti düşürmenizi sağlar.

İlgi alanları ile Benzer Hedef Kitleleri’ni birleştirmeniz için ilk olarak kullanmak istediğiniz “Benzer Hedef Kitleleri”ni özenle seçmelisiniz. Daha sonra Detaylı Hedefleme’ye gitmeli ve ilgi alanlarını teker teker eklemelisiniz.

İlgi Alanlarını Detaylıca İnceleyin

Kitleleri ilgi alanlarına göre tanımlama sistemi, geçtiğimiz sene önemli ölçüde değişime uğramıştı. Eskiden ilgi alanları hedeflemesinde kullanabileceğiniz değişkenler sınırlı sayıda ve çok genel bir kapsamdaydı. Günümüzde ise kurumları, blogları ve kanaat önderlerini dâhi ilgi alanı olarak tanımlayabilmeniz mümkün. Daha spesifik ilgi alanlarını tercih ederseniz hedef kitlenize nokta atışı yapma ihtimaliniz de artar. Eğer kitleniz çok küçükse ilgi alanları listesinizin niceliğini artırarak çok sayıda kurum, uygulama, kanaat önderi ve blog ismi de ekleyebilirsiniz.

Kitlenizi düzenlerken daha geniş kitlelerle başlayıp daha detaylı ilgi alanlarına doğru ya da detaylı ilgi alanlarından başlayıp geniş kitlelere doğru ilerleyebilirsiniz. Seçeceğiniz iki yöntem için de doğru ölçümleri yapabilmeniz için belirli sayıda veriyi sağlayacak kadar yeterli zaman tanımalısınız.


Öneri: Aşağıdaki yazılarımız da ilginizi çekebilir 😉


2- Yaş Aralığını Genişletin

Hedef kitle belirlenirken kullanılan yaygın yöntemlerden biri de ürün tanımlarınıza ya da Facebook Insights’a dayanarak hedef alacağınız yaş aralığını belirlemektir. Örneğin, üniversite öğrencileri için bir kampanya oluşturan birçok reklam veren, yaş aralığı 18-22 olan bir kitleye hitap etmeyi seçer. Yaş aralığını genişletirseniz dönüşüm başı maliyetinizi yüksek oranlarda düşürebilirsiniz. Daha geniş bir yaş aralığını test etmek için aşağıda size sunduğumuz yöntemlerden birini deneyebilirsiniz.

  • 10 yıllık bir yaş aralığı seçin (örneğin 18-28)
  • 30-40 yıllık bir yaş aralığı seçin (örneğin 18-58)

Maliyetiniz düşmeye devam ederken Facebook’un reklamınızı ağırlıklı olarak ana hedef kitlenize göstermeye devam eder ve bu da Facebook reklamcılığında güzel bir noktaya geldiğinize işaret eder.


3- “Must Also Match” Özelliğini Kullanın

Facebook, birkaç yıl önce  “Detaylı Hedefleme” adlı yeni bir özelliğini tanıtarak size tek bir ilgi alanı grubuna bağlı kalmaktansa “must also match” ilgi alanı gruplarını da seçebilme fırsatı sunmuştu. Farklı kategoriler ve farklı sektörlerde yapılan birkaç deneye göre “must also match” ilgi alanlarını kullanarak ortak bir odak noktasına sahip bir kitleye direkt olarak ulaşabilir ve tıklama/dönüşüm maliyetinizi %25 oranına kadar azaltabilirsiniz.

Bir örnekle açıklamak gerekirse, Twitter’ı bir ilgi alanı olarak seçip Sosyal Medya Pazarlamacılığı’nı da “must also match” ilgi alanı olarak belirlemeniz durumunda, bunlardan yalnızca birini seçtiğiniz şartlara kıyasla çok daha fazla verim alabilirsiniz.

Ayrıca, markanız için en verimli yöntemi bulmak için seçtiğiniz “must also match” ilgi alanlarını güncel olararak değiştirmelisiniz. “Must also match” kutusuna birden fazla ilgi alanı ekleyerek dönüşüm oranınızı yakından takip edebilirsiniz. Eğer dönüşüm oranınızda bir artış yoksa, diğer değişkenlere dönüp tekrar kontrol etmenizde fayda var.


4- Web Sitenize Gelen Ziyaretçileri Hedef Kitlenizden Çıkarın

Özellikle hali hazırdaki müşterilerinize yönelik  bir reklam kampanyası hazırlamadığınız sürece, reklam bütçenizi daha önce yakalamış olduğunuz bir topluluk için harcamamalısınız. Facebook Pixel’i web sitenize kurarak daha önce web sitenizi ziyaret etmiş kişilerden oluşan  kitleyi yeni kampanyanızda kullanacağınız hedef kitlenizden çıkartabilirsiniz.

Daha sonra arzu ederseniz, Özel Hedef Kitle bölümünden sitenizin tüm ziyaretçilerini hedef kitle listenizden çıkarabilirsiniz. Ayrıca bu kısıma kendi oluşturduğunuz farklı bir hedef kitleyi ya da bir benzer hedef kitleyi ekleyebilirsiniz.


5- Yeniden Hedeflediğiniz Kitleleri Segmentlere Ayırın

Sayfanızı ziyaret eden herkesi tek bir kitle olarak görmektense ziyaretçilerinizi farklı kategorilere ayırırsanız, vermek istediğiniz mesajı seçtiğiniz kitleye daha kolay iletebilirsiniz. Ayrıca bu yöntemle genel kitle etkileşiminizi arttırabilir, geri dönüşümünüzü yükseltebilir ve marka algınızı uzun sürede güvence altına alabilirsiniz. İşte deneyebileceğiniz birkaç segmentasyon yöntemi:

  • Son Ziyaret Tarihine Göre: Ziyaretçilerinizi, sayfanızı en son 14 gün önce, 14-60 gün önce ya da 60+ gün önce ziyaret edenler olarak segmentlere ayırabilirsiniz. Yakın zamanda sayfanızı ziyaret etmiş bir kullanıcıyı yakalama ihtimaliniz son derece yüksektir ve genellikle düşük bir maliyet ile gerçekleştirebileceğiniz bir yöntemdir.
  • Ziyaret Edilen Sayfa Sayısına Göre: Ziyaretçilerinizi  yalnızca 1 sayfayı, 2-5 sayfayı ya da 5+ sayfayı ziyaret edenler olarak segmentlere ayırabilirsiniz. Ziyaret edilen sayfa sayısı ürününüzün kullanıcı tarafından ne kadar ilgi gördüğünü işaret etmektedir.
  • Ziyaret Edilmiş Belirli Sayfalara Göre: Ürün listesi sayfası gibi belirli bir sayfayı ziyaret etmiş kullanıcıları yeniden hedefleyebilirsiniz.
  • Web Sitenizde Geçirilen Zamana Göre: Ziyaretçilerinizi web sitenizde 10 saniyeden az, 10-60 saniye arası ya da 1 dakikadan fazla zaman geçirenler olarak segmentlere ayırabilirsiniz. Web sitede geçirilen zaman kullanıcı etkileşiminin bir  başka kritik işaretidir ve web sitenizde 10 saniyeden az vakit geçirmiş olanları hedef kitlenizden çıkarmak son derece akıllıca olur. Web sitenizde 10 saniyeden az vakit geçirmiş biri büyük ihtimalle markanızla ilgilenmemiştir ve sizi hatırlamıyordur.

Bunlara ek olarak, web sitenizde geçirilen zamana göre, ziyaret edilmiş belirli sayfalara göre ya da ziyaret edilen sayfa sayısına göre yeniden hedefleme grupları oluşturmak için Google Tag Manager‘ı kullanmanızı öneririz.


6- Teknolojiye İlgi Duyan Kullanıcıları Hedef Alın

Kayıt olma ya da alışveriş yapma ihtimalleri daha yüksek müşterileri hedef alarak dönüşüm oranınızı yükseltebilirsiniz. “Davranışlar” bölümünde bazı özel optimizasyon fırsatları yakalayabilirsiniz. Kısacası, bir reklam veren olarak kitlelerinizi tanımlamak için kullanıcılarınızın sıkça seyahat edenler, konsol oyunları oynayanlar ya da Facebook’ta bir sayfa sahibi olanlar gibi özelliklerinden  yararlanabilirsiniz. Ayrıca, kullanıcıların hareketlerini takip ederek, markanızla etkileşime geçme ihtimali düşük kullanıcıları tespit ederek liste dışında bırakabilirsiniz.

Belirli bir kullanıcı hareketini takip listenizden çıkaramazsınız fakat diğer hareket seçeneklerini ekleyerek seçtiğiniz hareketi saf dışı bırakabilirsiniz. Örneğin: Eğer 2G ya da 3G kullanan kişileri takip listenize almak istemiyorsanız, yalnızca 4G ve Wi-Fi kullananları seçebilirsiniz. Böylelikle teknik anlamda daha bilinçli, akıllı telefon kullanan ve reklamlara tıklama ihtimali daha yüksek olan kullanıcıları hedef almış olursunuz.


7- Kitlenizi Kullandıkları Arama Motorlarına Göre Segmentlere Ayırın

Sizin de bildiğiniz üzere tüm kullanıcılar alışveriş öncesinde dijital ortamda bir araştırma yapma gereği duyarlar, bu araştırma da tabii ki arama motorları üzerinden geçer. Kullanıcıların kullandıkları arama motorları onlar hakkında birçok bilgi verir ve geri dönüşümü daha yüksek olabilecek kitleleri hedeflemenizi sağlar. Bazı ürünler Safari kullanıcılarına çekici gelirken, bir diğer ürün Chrome kullanıcıları tarafından daha çok ilgi görebilir. Eğer teknoloji ile yeni tanışmış bir kitleyi hedef almıyorsanız Internet Explorer hariç tüm arama motorlarını listenize dahil ederek kampanyanızı bir ileriki seviyeye taşıyabilirsiniz.


8- Mobil Kampanyalar ve Masaüstü Kampanyaları Birbirinden Ayırın

Hem mobil hem masa üstünde görüntülenecek bir reklamın tıklama başı maliyeti, sadece birinde görüntülenen reklamlara oranla çok farklıdır. Bazen iki platformda da görüntülenmek üzere bir kampanya oluşturduğunuzda, tıklama başına maliyetinizi arttırabilir. Ne yazık ki Facebook algoritması, geri dönüşleri platformlara göre eşit olarak ayırmamakla birlikte, çoğu zaman reklamların %95’inin mobil ekranda görüntülenmesine neden oluyor.

Aradaki farkı daha iyi anlamak için 3 farklı test uygulayabilirsiniz, öncelikle reklamı hem mobilde hem masa üstünde görüntüleyin, ikinci olarak reklamı yalnızca masaüstünde ve son olarak yalnızca mobilde görüntüleyin, böylece çıkan sonuçları karşılaştırabilirsiniz.

Ayrıca, müşterilerin mobil ve masa üstü cihazlarını birbirinden farklı kullandığını unutmayın. Dolayısıyla, kampanyalarınızı bu yöntemle birbirlerinden ayırırsanız, mesajınızı amacınıza daha uygun bir kitleye iletebilirsiniz.


Bonus: Facebook Reklamları Ayrı Ayrı Nasıl Test Edilir?

Başarıya ulaşabilecek Facebook reklam kampanyaları yaratmanın yolu genel olarak düzenli optimizasyon ve test süreçlerinden geçer. Hangi optimizasyonun markanız için daha faydalı olduğunu görmek istiyorsanız, reklamlarınızı ayrı ayrı test etmelisiniz. Kampanyalarınızı sürekli olarak test ettiğiniz takdirde, büyük değişikler yaratabilecek küçük dokunuşları görebilirsiniz. Gelin şimdi, Facebook reklamlarınızı ayrı ayrı test ederken size yardımcı olabilecek  ip uçlarına göz atalım.

  • Aynı anda çok sayıda reklamı teste sokmayın: Eğer birbirinden farklı birkaç kitleye hitap ediyorsanız, farklı reklamları aynı anda teste sokmaktan kaçınarak her bir testi bir diğerinden sonra gerçekleştirebilirsiniz.
  • Daima yeni bir reklam seti yaratın: Hali hazırda kullanmış olduğunuz bir reklam setini tekrar kullanmamalısınız çünkü sizin de tahmin edebileceğiniz gibi eski sonuçlar daima yeni sonuçları etkiler.
  • Her bir teste en az 24 saat zaman tanıyın: Facebook algoritmasının size gelecekteki kampanya sonuçlarınızı tahmin edebileceğiniz test verileri vermesini istiyorsanız, reklamınızın en az 1 gün yayında bekletmelisiniz. Reklamınız ne kadar uzun süre yayında kalırsa test sonuçlarından o kadar gerçeğe yakın olacaktır
  • Yeterli bir bütçe oluşturun. Genel olarak en az 50 tıklamaya yetecek düzeyde bir bütçe oluşturarak başlayabilirsiniz. Örneğin, tıklama başı maliyetiniz ortalama 50 kuruş ise, 25 TL’lik bir bütçe ile başlayabilirsiniz.

 

İlginizi Çekebilir:
Dijital Analizin CRM Sistemine Aktarımının Sağlayacağı 4 Fayda
[YENİ BAŞLAYANLAR İÇİN] Kişisel Repütasyonunuzu Geliştirebilmeniz İçin 15 LinkedIn Tavsiyesi